Perşembe, Eylül 13, 2007

Deniz Kabukları


Bu deniz kabuklarını çok sevdiğim bir aile dostumuzun balkonunda görünce bayılmıştım. Hemen bu güzel görüntüyü belgelemek istedim. Tabi bu resmimi çekerken deniz kabukları ile ilgili biraz bilgi edinmenin bir sakıncası olmazdı. Sizlerle de paylaşmak istiyorum:

"Denizaltının tam olarak keşfedilmemiş çok renkli dünyasında, balıklar ve mercanların yanı sıra, gizemli şekilleri, renkleri ve yaşam biçimleriyle deniz kabukları birer mücevher gibi yer alır. Çoğu insanın sadece deniz kıyısında dolaşırken veya yaz tatili için kıyı bölgelerine gittiği zaman gördüğü, kumsaldan toplayıp evinin bir köşesinde süs eşyası olarak kullandığı bildik deniz kabuklarından başka, az bilinen ve insanı hayretler içerisine düşürecek güzellikte binlerce çeşit deniz kabuğu daha var. İstiridye kabukları içinde küçücük bir kum tanesinin gösterişli bir inci haline gelmesi veya birbirinden farklı iki tür deniz minaresinin yan yana gelişi, farklı güzellikler ve şaşırtıcı zariflikler yaratır. Çeşitleri yüz bini bulan deniz kabuklarının bazıları hoşa giden renk ve zarafetlerinden ötürü eski devirlerde para yerine kullanıldığı gibi, günümüzde de pek çok evde süs eşyası olarak en hatırlı köşelere oturtulur.
TILSIMLI KABUKLAR
Deniz kabuklarının bir başka özelliği ise bilinen en eski büyülerde kullanılması. Kabuklarla tılsım yapmanın binlerce yıl öncesine dayanan bir tarihi var. Deniz kabuklarını her dönemde pek çok konu ile ilişkilendirebilen insanoğlu, onu hem nazara karşı koruyucu, hem de doğurganlığı temsil eden bir sembol olarak kullanmış. Kabukların güçlü bir doğurganlık sembolü olarak düşünülmesi nedeniyle, doğum sancıları ve kısırlığa karşı yaygın olarak kullanıldığı da biliniyor. Araştırdıkça, deniz kabuklarının sadece basit bir güzellikten ibaret olmadığı, her birinin mücevher değerinde ve hassasiyetinde olduğu ortaya çıkıyor. Malakoloji adı verilen kabuklu canlılar bilim dalında yapılan araştırmalarla literatüre her gün yeni türler ekleniyor. Deniz kabukluları, formlarına göre ana ve alt familyalar olarak sınıflandırılıyor. Tek parçadan oluşan ‘Gastropod’lar familyası, yüzde 80’lik oranı ile en kalabalık familya. Bunu yüzde 18 ile çift kapaklı ‘Bivalvia’lar izliyor. Dünyanın en güzel ve değişik kabuklarının Hint-Pasifik Okyanusu bölgesindeki denizlerden çıktığı biliniyor. Erişilmesi güç derinlikteki kabukların toplanması için farklı yöntemler kullanılıyor.Deniz kabuklarının saklanmasında dikkat edilecek en önemli nokta, kabukların doğrudan güneş ışığı almayacak ve tozlanmayacak yerlerde muhafaza edilmesi.

PAHALI BİR HOBİ
Deniz kabuğu koleksiyonculuğu özellikle Amerika’da yaygın. Birçok kulüp ve dernek bu dalda faaliyet gösteriyor.İnternet yoluyla yapılan açık artırmalarda 40 dolardan 3500 dolara kadar değişen fiyatlarla alım satımı yapılan deniz kabukları, artık bir hobi. Türkiye’de de dünya denizlerinden toplanan çeşitli kabuklara koleksiyonunda yer veren meraklılarla bu hobi yaygınlaşıyor. Kabuk koleksiyonerlerinden birisi de Fikret Özer. Deniz kabuğu merakının yıllar önce Bodrum Kalesi önündeki bir satıcıdan aldığı ‘Tridacna Squamosa’ türü bir kabukla başladığını belirten Özer, altı yıldır topladığı deniz kabukları ile bugün 3 bin türün üzerinde parçaya sahip bir koleksiyoner. Deniz kabuğu hobisini giderek bir iş haline getiren Oğuz Oral da Türkiye’de profesyonel anlamda deniz kabuğu ticareti yapan önemli bir isim."
Sevgiler.
Sammy
Kaynak: Skylife - Aralık 2003

7 Comments:

Anonymous Adsız said...

Teşekkürler Sammy. Bu güzel fotoğraf ve faydalı bilgiler için:) Dilek

Cuma, Eylül 14, 2007 10:13:00 ÖÖ  
Blogger sammy said...

Dilek;
rica ederim. Bilgi paylaşıldıkça güzeldir değil mi?

Cuma, Eylül 14, 2007 12:53:00 ÖS  
Blogger Aurelie said...

Hello,
I don't understand anything on your blog, but i'm nevertheless very happy that you linked my blog on yours, so thank you!
If you have the time, drop me a mail to tell me more about what you do :)
I'm curious to know.
All the best

Pazar, Eylül 16, 2007 12:56:00 ÖÖ  
Blogger sammy said...

Thank you Aurelie:) I send you an e-mail about my blog.

Pazar, Eylül 16, 2007 10:01:00 ÖS  
Blogger Pembelinin Mutfağı said...

Sammycim merhaba:) uzun süre oldu değil mi görüşmeyeli?

Bloguna eklediğin fotoğraflar da birbirinden güzel.

Sevgiler.

Salı, Eylül 18, 2007 1:56:00 ÖS  
Blogger sammy said...

Pembeli;
haklısın unuttun benim blogumu:( Teşekkür ederim. Beğenmene sevindim :)

Perşembe, Eylül 20, 2007 9:29:00 ÖÖ  
Blogger Pembelinin Mutfağı said...

Sende benim blogu unuttun:(

Çarşamba, Eylül 26, 2007 12:04:00 ÖS  

Yorum Gönder

<< Home